Amerika Birleşik Devletleri’nde heyecan uyandıran kripto varlık tasarısının görüşülmesi geçtiğimiz günlerde 48’e karşı 49 oy ile reddedilmişti. Bu tasarı, ABD dolarına endeksli olan stabil coin’ler için düzenlenmişti. Geçen zaman içerisinde bu taslak metin değişikliğe uğradı ve tekrar Senato’ya taşındı. Sonuç olarak da gerekli oyu alarak Senato gündemine taşınma noktasına geldi. Eğer Senato da uygun bulursa sonraki adım, Trump’ın imzası olacak.
ABD basınında ifade edilen haberlere göre suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi, yabancı ihraççılar, ulusal güvenlik önlemleri, tüketicinin koruması ve finansal sistemin güvenliği ile istikrarının korunmasına yönelik hükümler güçlendirildi. Sadece bu kadar da değil, Demokratların birtakım önemli konularda Cumhuriyetçilerden güvence aldıkları da konuşuluyor. Bu konular arasında büyük teknoloji firmalarının stabil coin ihraç etmesinin sınırlandırılması, faiz getiren stabil coin’lere yönelik yasakların genişletilmesi ve Tüketici Finansal Koruma Otoritesi ile Federal Ticaret Komisyonu gibi mevcut federal tüketici koruma yasalarının uygulanmasını garanti altına alan kapsamlı hükümler yer alıyor.
Tasarının gerekli oy eşiğini aşmak için Demokratların desteğine ihtiyaç duyduğu açıktı. Ancak, bu güncellemeye rağmen bazı Demokratların hala tasarıya tepkili olduğu da biliniyordu. Bu tepkinin sebebi ise ilgili tasarıda Trump ailesinin kripto para yatırımlarını hedef alan bir madde bulunmaması ve bu eksikliğin özellikle sol kesimdeki bazı kişiler için büyük bir endişe yaratmasıydı.
Amerikalı Demokrat Senatör Warren açıkça tasarının mevcut şekliyle Trump’ın kripto yolsuzluğunu körükleyeceğini belirtti. Bu dikkat çekici açıklamanın arkasından tasarının tüketiciyi korumadığı, ulusal güvenliği tehlikeye atan ciddi kusurları örttüğü ve bu kusurları saklamaya çalışan sembolik hükümler içerdiği belirtildi.
Trump ve ailesinin kriptolardan yüksek gelir elde ettiğine ve çelişkili hareket ettiğine yönelik farklı zamanlarda ileri sürülen iddialar mevcut. Peki, bu iddiaların temelindeki olaylar neler?
Aslında bu tür faaliyetler paranın icadından beri biliniyor ve gerçekleştiriliyor. Finansal piyasalarda herkesin finansal tavsiye verememesi ve finansal piyasaların bu kadar sıkı denetlenmesi boşuna değil. Örneğin, Kütahya’daki Aizonoi antik kentinde dünyanın ilk borsası ve borsanın yanında da imparatorun emirleri mevcut. Bu emirlerde dahi borsanın işleyişi için kurallar mevcut. Bunlardan biri manipülasyonun engellenmesi.
Birilerinin manipülasyon yapması -ister Trump ister Sezar olsun- ne Bitcoin’in ne de Aizonoi’deki tahılın suçu. Herkes manipülasyon yapar, önemli olan ortadaki söz konusu değerdir.
GENIUS Act gerçekleştirilen oylama sonucunda Senato’da tartışmaya açılmaya ve nihai olarak oylanmaya hak kazandı. Senato’nun bu aşamada da olumlu oy vermesi ve Trump tarafından yasanın imzalanması durumunda bu yasa stabil coin’ler için düzenleyici bir çerçeve sunacak.
Yukarıda yer alan kurallar temel tartışılan kurallardan bazılarıdır. Bunların haricinde tüketicinin korunması, pazarlama yöntemleri, şirketlerin yöneticilerinin uyması gereken etik ilkeler, stabil coin’lerin ödemelerde kullanılması gibi farklı konularda yine GENIUS Act içinde yer alıyor.
ABD Senatörü Cynthia Lummis, “BITCOIN” yasa tasarısının gelecek hafta Senato Genel Kurulu’nda ele alınacağını duyurdu.
Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK), kripto para işlemleri, platformların müşteri ve saklama bakiyelerinin kayıt altına alınması…
Trump Medya ve Teknoloji Grubu, bugün Financial Times tarafından yazılan, şirketin 3 milyar dolarlık kripto…
Kiyosaki’ye göre 0,1 BTC bile gelecekte “paha biçilemez” olacak. Ünlü yazar, Bitcoin ile zengin olmanın…
Kripto para fonları, 3.3 milyar dolarlık net yatırım alarak son yılların en iyi haftalarından birini…
Strategy, 427 milyon dolarlık yeni BTC alımıyla varlığını 580 bin BTC’ye çıkardı. Toplam arzın yüzde…
Leave a Comment