ICO’lar: Yüksek riskle yüksek kayıp ya da yüksek kazanç

ICO’lar, kripto para birimleri camiasında henüz yeni bir konu. “ICO nedir?” Bir ICO’nun ardında yatan düşünce, bir şirketin Blockchain tabanlı bir ürün veya hizmet oluşturmayı taahhüt etmesi ve bunun için piyasadan fon toplamasıdır.

Böyle bir fikirle ortaya çıkan şirket, yol haritasını uygulayabilmek için gerekli maddi kaynağı yaratmak ve arttırmak amacıyla kendi coin’ini oluşturur. İnsanlar bu coin’i satın alarak projeye destek olurlar.

Coin’i satın alarak destek olan kişiler, bu coin’leri kullanabilir, elinde tutabilir veya kar elde etmek için satabilir.

Giderek daha fazla sayıda Blockchain şirketi, projelerine fon sağlayabilmek için coin satışları gerçekleştiriyor. Smith + Crown adlı araştırma şirketine göre, geçen yıl bu şirketler bu yolla 260 milyon Dolar elde ettiler. 2017 yılı henüz tamamlanmadı ancak ilk 6 ayda 560 milyon Dolar aşıldı.

ICO’lar riskli yatırımlardır

Kitle fonlamasına bir alternatif olarak görülen ICO’lar, riskli yatırımlardır.

Mastercoin, 2013 yılında fon yaratacak bir coin satışı düzenledi ve bu yeni fon toplama yolunu kullanan ilk projelerden biri oldu. Mastercoin’in bir aldatmaca olabileceğine dair tüm uyarılara karşın, yatırımcılar cesaretle bu riski alarak 500.000$ değerinde katkı yaptı.

Ethereum da 2014 yılında aynı yolu izledi. Bitcoin’in ağır değer kaybına karşın proje, 18 milyon Dolar topladı.

Bunların ardından ICO’lar fon toplamada yavaş yavaş rekor kırmaya başladı. Bir başka ICO, 2016 yılında 150 milyon Dolar elde etti. Bu şirket, kötü şöhretli The DAO, bir süre sonra hacker’ların saldırısına uğradı ve 50 milyon Dolar kaybetti.

ICO’lar, herhangi bir kontrole tabii olmadığından yetkili makamlar, bu konularda hiçbir şey yapmaz. ICO’ları başlatanlar, fonları toplayıp projeyi askıya alabilir ve hiçbir hak iddia edemezsiniz. Size vaat edilenlerin verileceğinin hiçbir garantisi yoktur. Özellikle bu durum, ICO’ları riskli bir yatırım olduğu gerçeğini doğrulamaktadır.

Kural yok

ABD’nin Sermaye Piyasası Kurulu olarak görebileceğimiz U.S. Securities and Exchange Comission (SEC), şu anda bu sermaye arttırımı yöntemini inceliyor ancak düzenleme yapılana kadar yatırım yapanların hakkını koruyabilecek bir kural yok.

Malezya Yatırımcıları Birliği Başkan Yardımcısı Aaron Ting, şöyle diyor:

“Yüksek riskli, yüksek ödüllü iştah sahibi olanlar için bir yatırım seçeneği”

Etherscan’in kurucusu ve CEO’su Matthew Tan ise, “ICO’ları düzenleyenler, yatırımcıların yeni projenin varlık ve yükümlülüklerinin bir bölümüne sahip olduğunu, yüklü miktarlarda kar elde edebileceklerini iddia etse de proje gerçekleşmeyebilir ve paranız buhar olabilir. ICO’ları yönetmek için kural ve düzenlemeler yok.” diyor.

Orijinal projelerle dolandırıcıları ayırt etmek kolay iş değil. Hiç şüphe yok ki başarılı bir küresel şirket haline gelmek için daha fazla zamana ihtiyaç var ancak bu alandaki büyük kazançlar, yatırımcılara daha fazla güven getirebilir.

Hello Gold’un kurucusu ve CEO’su Robin Lee, şunu söylüyor:

“İnternetin patlama yıllarında olduğu gibi Google, Amazon ve Apple’ın bugünkü devasa şirketlere dönüşeceğini gerçekten anlayamazdınız. Teknolojinin potansiyeli büyüktür ancak günün sonunda kimin başarıya ulaşacağını söylemek zor.”

ICO’lar aracılığıyla finanse edilen projeler daha sonra birçok riskle karşı karşıya kalmakta. Ucuza satın alınan hisseleri daha yüksek bir fiyatla satmak için sahte ve yanıltıcı pozitif açıklamalar yoluyla hisse fiyatlarını yapay olarak şişirmek sıklıkla başvurulan bir yöntem. Ayrıca siber saldırılar olma ihtimali de var.

Yüksek riskle yüksek kazanç da mümkün

ICO’lar, içerdiği tüm risklere karşın büyük miktarda para toplamak için oldukça uygunlardır. Doğru insanlar tarafından gerçekleştirilen doğru projeyi bulursanız elbette ciddi kazançler elde edebilirsiniz. Bunun için en büyük iş size düşüyor. Projede görev alanları, projenin içeriğini, hedeflerini, kullanılabilirliğini detaylıca araştırıp ölçüp tartmanız gerekiyor. Başkalarının yönlendirmeleriyle hareket etmekten kaçınmanız oldukça önemli.