Avrupa Parlamentosu’nun MiCA kısa adıyla anılan ve kripto sektörüne yönelik yasa tasarısı konusunda alacağı karar, bu fikrin yasalaşması yolunda önemli bir adım olacak.
MiCA, bugün parlamentodan geçmesi halinde, resmi olarak yayımlanmadan önce, mayıs ayında Avrupa Konseyi’nden son onayı alacak. Sabit coin’lerle ilgili kurallar ise önümüzdeki yıl temmuz ayında yürürlüğe girecek.
Oylama öncesinde milletvekilleri dün erken saatlerde parlamento meclisinde teklifin avantajlarına ilişkin tartışmalar yürüttü. Çok sayıda milletvekili yasal bir yapının hayata geçirilmesini, birliğin ilerlemesine yönelik önemli bir adım olarak değerlendirdi.
“Kripto dünyası için ‘Vahşi Batı’ döneminin sonu gelecek”
Mevzuatın geliştirilmesinde yer alan İspanyol Avrupa Parlamentosu Üyesi Ernest Urtasun, MiCA’nın, gözetim eksikliği ile karakterize edilen kripto varlıkların düzenlenmemiş dünyası için ‘Vahşi Batı’ döneminin sonunu işaret edeceğini” ve güvenin yeniden tesis edileceğini söyledi.
Yönetmeliğin geliştirilmesine öncülük eden Avrupa Parlamentosu’nun Alman Üyesi Stefan Berger’e göre, uygulama Avrupa Birliği’ni token ekonomisinde bir lider olarak konumlandıracak. Ayrıca, FTX davasıyla aşınan güvenin onarılmasına hizmet edecek.
“İnsanları dolandırıp enerji tüketiyorlar”
Çok sayıda parlamenter öneriye destek verirken, bazı karşı çıkışlar da oldu.
İrlanda’yı temsil eden AP Üyesi Chris MacManus, şeffaflığa öncelik vermesi ve tüketici çıkarlarını koruması nedeniyle MiCA’yi desteklediğini ifade etti. Bununla birlikte, kişisel olarak kripto paralara karşı olumsuz bir görüşe sahip olduğunu belirtti.
MacManus, “Kripto varlıklarda bir pazar yaratmak ya da bu varlıkların kullanımını teşvik etmekle ilgilenmiyorum. En kötü ihtimalle, bunlar piramit şemaları. Suç çeteleri tarafından kara para aklamak için kullanılıyorlar. Çalışan insanları dolandırıp herhangi bir fayda olmaksızın büyük miktarda enerji harcayabiliyorlar.” dedi.
Kripto sektörüne “Lale Çılgınlığı” benzetmesi
Bu arada Hollandalı Parlamenter Paul Tang, kriptoyu kendi ülkesinde yaşanan 1637 yılındaki dünya tarihinin ilk ekonomik balonu olan “Lale Çılgınlığı” olayıyla karşılaştırarak, “Balon patladı, tasarruf sahipleri, spekülatörler ve yatırımcılar harabeye döndü.” dedi.
Tang açıklamasında, “Kripto ile benzerlikler çok açık. Kimse onları ne için kullanacağını bilmiyor ama bir sonraki popüler şey onlar.” ifadelerini kullandı. Tang ayrıca, lalelerin artık Hollanda kültürünün bir parçası olduğunu kabul ederek kriptonun da bir gün “aynı şeyi” başarabileceğini söyledi.
Alman Milletvekili Gunnar Beck de ilgili makamlara daha fazla işlem bildirme zorunluluğunun, merkeziyetsiz finans ve kullanıcılarını kriminalize etmekle eş değer olduğunu ileri sürerek itirazlarını dile getirdi. Beck sözlerine, “AB tam bir mali gözetim devleti kuruyor” diye ekledi.
Düzenlemelerle birlikte çağın gerisinde kalma korkusu
Birçok Parlamento üyesi, düzenlemenin güncel tutulması ve teknolojik gelişmelerin gerisinde kalmaktan kaçınılması gerektiğinden bahsetti.
Portekizli Lídia Pereira “Avrupa internet söz konusu olduğunda inovasyon trenini kaçırdı. Artık sadece treni yakalamak yeterli değil, bu yeni çağın sürücüleri olmalıyız.” dedi.