Dünyanın ikinci en büyük ekonomisi olan Çin, haftalardır beklenen mali teşvik paketini açıkladı. 6 ve 4 trilyon yuanlık iki bölümden oluşan ve 2026 ile 2028 sonlarına kadar devam eden bu paket, tüketici desteğinden çok, yerel hükumetlerin borçlarının dolaylı yollardan yapılandırılması ve azaltılmasını hedefliyor.
Başkanlık seçimi beklendi
Bilindiği gibi Çin, bu mali paket için ABD seçimlerinin sonuçlanmasını beklemişti. Yeni başkan Donald Trump’ın Çin’e uygulayacağını söylediği yüksek gümrük vergilerinin, Çin’in mali teşvik paketini de yakından etkileyeceği belirtiliyordu.
Mali teşvik paketinin ilk bölümünü oluşturan 6 trilyon yuanlık paket aslında, yerel yönetimlere tanınan yeni bir borçlanma kotası olacak. Genellikle resmi bilanço dışında tutulan ve “gizli borç” olarak bilinen yerel yönetimlerin borçlarının, daha görünür hale getirilmesi sağlanacak. Bu sayede borç yapılandırılması ve uzun sürede ödeme yapılması da kolaylaşacak. Bu kota senelik 2 trilyon yuandan, 2026 sonuna kadar 6 trilyon yuan olacak.
Neden gizli borç?
Çin’de yerel yönetimlerin direkt olarak borçlanmasının yasak olduğu alanlar mevcut. Bu durum, yerel hükumetlerin “yerel hükumet borçlanma araçları” vasıtasıyla borç almasını sağlıyor. Borçlar ise “gizli borç” olarak nitelendiriliyor ve genelde bilançoların dışında kalıyor.
Paketin ikinci bölümü olan 4 trilyon yuanlık kısım ise, yine yerel hükumetlerin gizli borçlarının tahviller vasıtasıyla azaltılmasında kullanılacak. Daha önceden onaylanmış olan 4 trilyon yuanlık tahviller, gizli borçların “swap” edilmesinde, yani değiştirilmesinde kullanılacak. Paketin bu bölümündeki destek dönemi ise 2028’in sonuna kadar devam edecek.
Borçların daha şeffaf hale gelmesi ve düşük faiz oranlarıyla uzun vadeye yayılması sayesinde ekonominin bu yönünün en azından istikrara kavuşması bekleniyor.
“Direkt etkisi olmaz”
Uzmanlar ise bu mali paketin beklendiği kadar büyük olmadığını, hatta gizli borçların yerini alacak olmasından ötürü de ekonomiye direkt olarak bir etkisi olmayacağını belirtiyorlar.
Maliye Bakanı Lan ayrıca, kamu sektörünün satılmamış daire ve evlerini satın almak ile, konut arazilerini emlak geliştiricilerinden geri almak gibi politikaların da yolda olduğu bilgisini verdi.