Büyük bulut bilişim ağlarını kolay bir şekilde yerinden edemezler ama bu bazı startup’ları denemekten alıkoyamaz. En az dördü halihazırda deniyor. Japonya, aralarına bir tane daha ekliyor: Module.
Şirketler, bu alanda büyük miktarda kullanılmayan depolama alanı olduğunun farkındalar – yaklaşık 32 milyar gigabyte – ve depolama oyuncularının vizyonu bu kullanılmayan alanların kiralanması için bir pazar yaratmak. Blockchain geliştiricileri de bunun için uğraşıyor.
Merkezi olmayan bir depolama pazarında yer alan tüm bireylerin toplamı, Dropbox ve Google gibi markaların sahip olduğu mevcut pazardan daha büyük bir depolama pazarı oluşturur. Ağa depolama alanıyla katkı sağlayan her birey bundan para kazanır ve ücreti belirli bir token ile ödenir. Bazıları bunun için geçen yıl düzenlediği ICO’da 250 milyon doların üzerinde para toplayan Fileceoin’i tercih edebilir. Diğerleri geliştiricilerin ağlarında uygulamalar oluşturmalarına ve coin’leri kendilerinin çıkarmasına izin vererek Filecoin’in ötesine geçen Module‘ü kullanabilirler. Kullanıcılar, startup tarafından ihraç edilen kripto parayı Bitcoin, Ether ya da itibari paralarla değiştirebilirler. Buradaki esas nokta, ağ büyüdükçe Filecoin ya da Module olsun, startup’ın ihraç ettiği coin’in değeri de büyür.
Module geçen ay bir ICO başlattı. Filecoin en büyük rakibi.
Her ikisinin de çığır açmaya çalıştıkları şey bulut depolama pazarı.
Şu anda merkezi depolama sistemleri, bilgisayar korsanlarına karşı kırılgan yapısından ötürü darboğazlar yaratıyor.
Ancak başarılı bir bulut veri depolama işi oluşturmak karmaşık ve zor. Böyle bir iş için bir şirketin her kıtada küresel bir veri merkezleri ağı kurması, birçok kullanıcının talebini karşılayacak şekilde güçlü kullanıcı arayüzleri oluşturması ve müşteri destek ekibi belirlemesi gerekir. Bunların yanında rekabetçi ortamda ayakta kalabilmek de önemli.
Bu ciddi engeller, birkaç büyük şirketin neredeyse tüm küresel bulut veri depolama pazarına sahip olmasına neden oldu.
Module’ün proje yöneticisi Toshiki Tashiro, “Teknolojik gelişmeler ve Blockchain geliştiricileri, depolama işini merkeziyetsiz hale getirmeye yardım ediyor.” diyor.
Müşteri tarafında şifrelemeyi mümkün kılan eşler arası bulut depolama ağı, kullanıcıların bir üçüncü tarafın depolama alanına bel bağlamak zorunda kalmaksızın veri aktarmalarını ve paylaşmalarını sağlıyor. Hoşçakal Google. Güle güle Microsoft.
Tashiro, “Merkezi kontrolün ortadan kaldırılması güvenlik, gizlilik ve veri kontrolünü önemli ölçüde artırırken geleneksel veri hataları ve güç kesintileri gibi sorunları da azaltabilir.” yorumunu yapıyor.
Eskiden P2P ağı, bir depolama sistemi oluşturmak için uygun değildi. Module’ün Blockchain’i depolamada doğrudan ödeme uygulayarak doğal problemleri çözme iddiasında. Bu, veri doğruluğunun düzenli olarak kontrol edilmesini ve eşte saklanan veri için tazminat ödenmesini sağlayacak.
Dağıtık bir depolama ağının bulut tabanlı bir sunucuya göre önemli avantajları bulunuyor. Verilerin güvenilirliği şifre çözme kanıtı ile korunurken müşteri tarafında veri güvenliği ise şifre ile sağlanır. Module ile sunucu arızaları ve güvenlik ihlallerinin etkisini de önemli ölçüde azaltmak mümkün.
Alanda Filecoin ve Module dışında diğer üç büyük oyuncu Storj, Sia ve MadeSafe.
Module, çeşitli biçimlerde farklı. Bunlardan sadece biri, akıllı telefon gibi düşük bir güce sahip cihazlarla çıkarılabilmesi. Dünyadaki herkes Module’ün kripto para ekosisteminin bir üyesi haline gelebilir ve bu ağın daha fazla merkeziyetsiz olmasının yolunu açabilir. Module kullanıcıları aynı zamanda Ethereum platformunda olduğu gibi dApp’ler oluşturabilirler.
→ BITCOIN ETF’Sİ İÇİN GERİ SAYIM BAŞLADI
Sorumluluk reddi beyanı: Bu yazı, sponsorlu bir tanıtım yazısıdır. Uzmancoin’in bu sayfadaki ürün veya hizmetle bir ilişkisi yoktur. Uzmancoin, bu sayfadaki ürün veya hizmetten doğacak riskler karşısında sorumlu tutulamaz. Burada yazılanlar bir tavsiye niteliği taşımaz.