Risk sermayesi şirketi Placeholder, akıllı sözleşme platformlarının değerini ölçmek için bir metrik tasarladı. Bu metrik, bir akıllı sözleşme platformu ağının -örneğin Ethereum’un piyasa değeri- değerini alıyor ve bunu platformda basılan token’ların değeriyle karşılaştırıyor. Buradaki temel düşünce ise şu: eğer bir ağ, daha değerli token’lar için üs görevi görüyor ve çok fazla değerli değilse, o zaman gerçek değerinin altında olabilir. Tersi durumda; yani token’ların değerlerinin toplamından çok daha değerliyse, aşırı değerlenmiş olma ihtimali var.
Ethereum, NVTV (ağın değerinin token değerine oranı) isimli metriğe göre en düşük orana sahip ve bu da onu Stellar, Waves ve NEO gibi diğer platformlara göre en az değer biçilmiş kripto para yapıyor.
Öte yandan, NVTV oranına göre platformundaki token’ların değerinin 234 katında işlem gören EOS ve 40 katında işlem gören Stellar da, bu metriğe göre gerçek değerlerinin üstünde seyrediyorlar.
Ethereum, üzerine kurulu token’ların değerinin sadece 2 katı. Aslında; incelenen tüm ağların, üzerlerine kurulu token’ların toplamından daha değerli oldukları anlaşılıyor.
Kripto para piyasasının manipülasyonlarla ve sahte işlem hacimleriyle dolu olduğu bir ortamda, herhangi bir yeni metriğe ihiyatlı yaklaşmak gerekiyor. Placeholder’ın ortağı Chris Burniske; sahte işlem hacimlerini ve NVTV oranının bazı kusurlarının olduğunu kabul etse de yine de bu metriğin en verimli metrik olduğunu söylüyor.