Koronavirüs salgınının dünyayı ciddi şekilde etkilemesiyle birçok uzman Bitcoin’in zamanının gelmek üzere olduğunu belirtmişti. Galaxy Digital CEO’su Mike Novogratz da bu yorumda bulunan kişilerdendi. Yapılan yorumlara göre; bu döneme Bitcoin adeta 1-0 önde başlamıştı. ABD Merkez Bankası FED’in dolar basması ve enflasyon yaratmasının yanında Bitcoin’deki enflasyon ise blok ödüllerinin yarıya düşmesiyle azalıyordu. Bitcoin tüm dünyada oluşan belirsizliğe karşı bir önlem olarak görülüyor ve yaşanan kaos içinde altının dijital versiyonu olarak kalmak istiyordu. Bloomberg’ün ünlü editörüne göre ise Bitcoin tam da bu fırsatı tepmiş durumda.
Bloomberg editörü Joe Weisenthal, konuyla ilgili olarak bir piyasa brifinginde şu argümanları öne sürüyor:
1- Krizde uçacağı yorumları boşa çıktı
“Tüm piyasa volatilitesi ve çalkantısına rağmen Bitcoin, genel düşen trendini kırıp yeni rekorlara ulaşacağı bölgelere çıkamadı. Bu durumda BTC’nin bir ekonomik krizde ‘uçacağı’ yorumlarını boşa çıkarıyor.”
2- Portföy çeşitlendirmede iyi değil
Weisenthal ayrıca son aylarda Bitcoin ve geleneksel piyasalar arasında oluşan korelasyonun da çok net olduğuna değindi. Hatırlanacağı üzere 12 Mart tarihinde dünyadaki tüm piyasalar krizle birlikte büyük çöküş yaşamış, Bitcoin de piyasaları takip etmişti. Fiyat iki günde 9 bin dolardan 4100 dolara kadar gerilemişti. Daha sonra piyasaların toparlanmasıyla Bitcoin’de de işler yoluna girmişti. Bu durumdan ötürü Weisenthal, Bitcoin’in portföy çeşitlendirdiğine yönelik argümanların da zayıfladığını belirtiyor.
3- “Dijital altın” anlatısı çalışmadı
Weisenthal, Bitcoin’in herhangi bir güvenli liman özelliği sergilemediği, kriz sırasında dijital altın anlatısının zayıfladığını iddia etti. Bloomberg editörü, “Dijital altın anlatısına karşın temelde kriz sırasında Ethereum ile aynı şekilde hareket etti. Herhangi bir özel güvenli liman özelliği göstermedi.” diyor.
4 – Bitcoin yarılanması fiyaskoydu
Bilindiği üzere, Bitcoin için olan en büyük argümanlardan biri, etkili bir şekilde sıfıra gelene kadar zaman içinde azalan sabit bir enflasyon oranına sahip olması. BTC, genelde ABD doları gibi yüksek enflasyona hatta bazı durumlarda hiper-enflasyona sahip paralara karşı çıkan bir varlık olarak görülüyor. Bitcoin’in bu para politkasının sembolik açıdan önemli bir anı da 11 Mayıs’ta gerçekleşen blok ödüllerinin yarıya indirildiği ‘halving’di. Arzı yarıya indiren ve her dört senede gerçekleşen bu durumun şu ana kadar fiyat artışına bir etkisi ise olmadı.
Weisenthal, ‘halving’le ilgili olarak, “Birçok Bitcoin yatırımcısı yarılanmayı fiyat artışının ateşleyicisi olarak görüyordu ancak hiçbir şey olmadı. Hatta Bitcoin, halving’den bu yana Ethereum’dan daha kötü performans sergiledi.” ifadelerini kullandı.
5- Para basımı enflasyon yaratmadı, paralar çökmedi
Weisenthal, devamında ise FED’in çok büyük bir para basma ve genişlemeye gitmesine karşın Bitcoin’cilerin beklendiği gibi çok büyük bir enflasyon oluşmadığını söyledi: “FED çok büyük bir para basma ve genişlemeye gitti. Dünyadaki devletler borç içinde ancak birçok Bitcoin’cinin beklediği gibi çok büyük bir enflasyon oluşmadı, paralar çökmedi. Dolayısıyla Bitcoin’in anlatılan popüler hikayeleri gerçekleşmemiş oldu.”
6- Gençler borsaları çok daha kolay keşfediyor
Weisenthal, son olarak gençlerin Robinhood gibi geleneksel borsalarda alım satım yapabilecekleri popüler uygulamaları keşfetmeye başladıklarına dikkat çekti ve “Gençler Robinhood gibi uygulamalarla borsaları çok daha kolay keşfediyor. Yani, volatilitesi ve piyasa hareketleri nedeniyle insanların yatırım yaptığı Bitcoin’e yeni bir rakip çıktı da diyebiliriz” yorumunu yapıyor.