Rusya kökenli REvil adlı hacker grubu adeta ABD’nin belası oldu. Mayıs ayında, ABD’nin doğu yakasının en büyük petrol boru hattı olan Colonial Pipeline sistemini hack’leyen ve ülkede petrol krizine sebep olan grup, yeni bir saldırı başlattı.
REvil, Cumartesi günü yazılım sağlayıcısı şirket Kaseya’yı hedef aldı ve şirketin ağ yönetim paketi vasıtasıyla saldırısını bulut sistemi (cloud) üzerinden yaymayı başardı. Elde edilen bilgilere göre yaklaşık 1 milyon makine saldırıdan etkilenmiş durumda.
70 milyon dolarlık BTC istiyorlar
Rusya kökenli olduğu bilinen fidye yazılım grubu yaklaşık 200 ABD’li şirketten, virüslü bilgisayarları düzeltme ve eski haline getirme karşılığında 70 milyon dolar değerinde Bitcoin talep ediyor.
Fidyecilerin, dark web sitesi Happy Blog’da konuyla ilgili açıklamasında da, “Cuma günü, servis sağlayıcılarına bir saldırı gerçekleştirdik ve yaklaşık 1 milyon sistem etkilendi.” denildi.
Kripto paraları yasaklamak isteyenler var
Mayıs ayında Colonial Pipeline’ın fidyecilere 75 BTC ödemesi ABD’de büyük tartışmalara yol açmış, daha sonra adres takibi sayesinde 63.7 BTC, FBI tarafından geri kazanılmıştı. ABD’li birçok kongre üyesi, medya mensubu ve ekonomist, bu saldırıların ardından ülkede kripto paraların yasaklanmasını talep edecek kadar ileriye gitmiş ve net çözümün bu şekilde sağlanacağını iddia etmişlerdi.
Petrol boru hattına yapılan saldırıdan kısa süre önce de dünyanın en büyük et tedarikçilerinden biri olan JBS aynı grup tarafından hack’lenmiş ve bu saldırı sonunda da fidye ödemesi yapılmıştı.
Biden, Putin’i sorumlu tutmuştu
Haziran ayındaki G-7 zirvesinden önce ABD başkanı Joe Biden, bu fidye saldırılarıyla ilgili Rusya’yı sorumlu tutmuştu. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise bu saldırılarla kendilerinin hiçbir ilgisi olmadığını söylemişti. Putin ayrıca, Rus devlet kurumlarına da bazı saldırıların olduğunu ve bunu da ABD’li hacker’ların yaptığını söylemişti.
Taraflar, Cenevre’deki zirvede de bu konuyu konuşmuşlar ve bu alana bir düzenleme getirilmesi konusunda toplantılara başlama kararı almışlardı. Toplantının ardından Doğu Avrupa ülkelerinde bazı siber korsanlar tutuklanmış ancak bu tutuklamaların büyük saldırıları yapan gruplara neredeyse hiç zarar vermediği belirtilmişti.