Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkan Yardımcısı Muhammet Mustafa Cerit, Ankara Üniversitesi tarafından düzenlenen Kripto Varlıklarda Düzenleme Arayışı başlıklı çalıştayın ikinci gününde görüşlerini paylaştı.
“2013’ten beri yakinen takip ediyoruz”
Blok zinciri teknolojisi ve kripto varlıkların BDDK’nın çok yakından takip ettiği alanlardan olduğunu vurgulayan Cerit, “Ülkemizde Bitcoin’le başlayan bu kripto varlık tartışması ilk olarak 2013’te kurumumuz gündemine girdi. O zaman için Bitcoin ön plandaydı. Bu, 2013’ten beri kurumumuzun yakinen takip ettiği ama arka tarafındaki teknolojiyle birlikte izlediği bir konu.” dedi.
“Yadsınamayacak bir şey”
Cerit, sözlerinin devamında kripto varlıkların yakın zaman önce 2 trilyon dolarlık bir büyüklüğe ulaştığını ve bunun artık yadsınamayacak bir şey olduğunu belirtti:
“Kripto varlık belki bir ihtiyaç neticesinde çıkmış… İnsanların merkezi otoriteler olmadan para transferi yapabilme, bir şeyleri alıp satabilme ihtiyacından ya da daha güvenli olarak, bir otoriteye güvenmeden ispat edebildiği bir alan olarak karşımıza çıktı. Bu sadece ülkemizde değil, tüm dünyada. En son 2 trilyon dolar gibi bir büyüklüğe de ulaştı ve bu yadsınamayacak bir şey. Bu sadece finansal ekosistem için geçerli değil, tüm ekosistemler için geçerli. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte ihtiyaçlara cevap veren yeni ürün ve hizmetler de gündemimize gelebiliyor.”
“Prensip bazlı düzenleme yapmaya çalışıyoruz”
Bugüne kadar kurum olarak bilgi teknolojileri tarafındaki düzenlemelerde prensip bazlı düzenleme yapmaya çalıştıklarını ifade eden Cerit, “Mümkün olduğu ölçüde de teknoloji detayına girmeden yapmaya çalışıyoruz. Bu şu demek, bankacılık alanında kullanılacak ürünün, hizmetin alt tarafında kullanılan şeyin dağıtık defter teknolojisi, blok zinciri altyapısı olup olmaması bizim çok da ilgilendiğimiz bir alan değil. Bu şu da demek değil tabi: biz sistemlerin ülkemizde olmasını, verilerin burada olmasını beklerken blok zinciri teknolojisi, işlemin doğası gereği dünyanın çeşitli noktalarında olan bir mimari üzerinde çalışıyor. Biz kendi düzenlemelerimizi bu kapsamda ele alırken, bu manada bir düzenleme yapacaksak alt taraftaki teknolojiyi de iyi inceleyip bunun nasıl çalıştığını anlamalıyız, gerekiyorsa kendi içimizde de PoC dediğimiz, örnek projeleri geliştirip test ediyor olmalıyız. Bunu açıkçası 2013’ten beri hem kendi içimizde hem de finansal ekosistem içinde yer alan diğer paydaşlarımızla beraber çeşitli çalıştaylarda, çeşitli çalışma gruplarında ele alarak ilerlemeye çalışıyoruz.”
“Düzenleme olmaması nedeniyle bankaların aracılık hizmeti vermesine müsaade edilmedi”
Bankaların kripto varlık alım satımına aracılık etmesine kurum olarak bugüne kadar müsaade edilmediğini söyleyen Cerit, alanın henüz düzenlenmemesi nedeniyle böyle bir pozisyon alındığını dile getirdi. Cerit, şöyle konuştu:
“Bankacılık alanında kripto varlıklara ilişkin sadece sunu söyleyebiliriz: Bugüne kadar bankalarımızın kripto varlık alım satımına aracılık etmesi gibi konularda, bu alan henüz düzenlenmiş olmadığı için bankaların böyle bir iş yapmasına kurumumuz tarafından müsaade verilmedi. Bunun gerekçesi de, eğer bankalar düzenlenmemiş bir alanda hizmet vermeye başlarsa bu zımnen düzenlenmiş manası çıkacağıydı. Tabi ki bankalarımızın her ne kadar kripto varlıklarla alakalı bir işlemi olmasa da bunun altında yatan teknolojilerle ilgili çalışmaları var. Hem uluslararası para transferinde hem de son zamanlarda birçok bankamız ithalat-ihracat işlemlerine ilişkin finansal süreçlerini yürütebilmek için blok zinciri teknolojisine bağlı platformları kullanıyorlar. Bunlar da bizim düzenlemelerimize uyum kapsamında zaman zaman gündemimize geliyor. Olası düzenleme esnemeleri ya da mevzuat yorumları bu kapsamda yapılıyor.”
“Bütün iş süreçlerini buraya aktarmak çok doğru değil”
Cerit, bütün iş süreçlerini bu teknolojiye aktarmak gibi bir yaklaşımın doğru olmadığını öne sürdü ve şu şekilde konuştu:
“Blok zinciri teknolojisi, Bitcoin ilk çıktığında internetin yeniden keşfi gibi adlandırılan bazı isimlendirmelere konu olmuştu. Tabi her çıkan yeni teknoloji bir devrim niteliğinde. Şuna kapılmamak gerekiyor, biz bütün iş süreçlerimizi bu teknolojiye aktaralım demek çok doğru bir yaklaşım değil. Dolayısıyla uygun iş süreçlerini, bu teknolojinin kullanılmasının uygun olduğu durumlarda bu tarafa kanalize etmek, aktarmak gerekiyor.”
“Platformlara para aktarımına engel yok”
Cerit, devamında alım satım yapılan platformlara para aktarımı konusunda bir engelleme olmadığının altını çizdi:
“Kripto varlıklara ilişkin bankalarımız herhangi bir şekilde işin içinde değil fakat ilgili platformlara ya da alım satım yapılan başka yerlere para aktarımı konusunda bir engelleme söz konusu değil. MASAK’ın kural setinde sıkıntılı gördüğü durum dışında herhangi bir para transferinde engeleme durumu yok.”
“Teknolojinin nasıl kurgulandığı, nasıl çalıştığı konusunda çalışmalar hızlanmalı”
BDKK yetkilisi, düzenlemelerin yanı sıra bu teknolojinin nasıl çalıştığına, ülke ekonomisine nasıl katkı sağlanacağına da odaklanılması gerektiğini söyledi. Cerit, bu konuda şu yorumları yaptı:
“Diğer tarafından da aslında belki vurgulanması gereken şey şu olacak, bir taraftan da İstanbul’u finans merkezi yapma gibi bir hedefimiz var. Bu yönde projeler devam ediyor. Hem şahsen hem kurum olarak arzumuz bu tip kripto varlıkların altındaki teknoloji, kripto varlıkların çalışma sistematiğini hem üniversitelerimiz hem de birtakım teknoloji laboratuvarıyla beraber A’dan Z’ye madencilik nasıl çalışıyor, havuzlar nasıl işliyor, yeni kripto varlıklar nasıl üretiliyordan tutun da alım-satım ve soğuk-cüzdanların çalışmasına, bunların korunmasına ilişkin her türlü know-how’a sahip bir ekosistemi içeride kurgulayıp İstanbul’un da finans merkezi olması ve bölgeye bu anlamda hizmet etmesi yönünde biz aslında burada alt tarataki çalışmaları yapmalıyız. Tek derdimiz düzenleme değil, bunların nasıl kurgulandığı, nasıl çalıştığı, bunun ülke ekonomisine nasıl katkı sağlayacağı noktasında da değerlendirmelerimizi, çalışmalarımızı hızlandırmamız gerekiyor.”
“Düzenlemelerde ön açıcı davranışlarımız sürecek”
Cerit, son olarak BDDK’nın teknolojiyi yakından takip ettiğini, kurum olarak ön açıcı düzenleme yaklaşımını benimsediklerini kaydetti:
“Mümkün mertebe prensip bazlı, teknolojiden bağımsız düzenlemelere gayret ediyoruz. Biz teknolojiyi yakinen takip ediyoruz. Teknolojideki gelişmelere göre yapılması gereken değişiklikleri hızlıca adapte etmeye çalışıyoruz. Her ne kadar düzenlemelerin geriden geleceğine ilişkin kabul olsa da bizim son zamanlarda bankacılık sektörü için yaptığımız düzenlemelerde çoğu düzenlememiz ön açıcıydı. Bu ön açıcı davranışlarımızın da devam edeceğini burada belirtmek isterim.”