Kripto para ve Blockchain alanında dünyanın en önemli isimlerinden biri olan Türk bilgisayar bilimcisi Emin Gün Sirer, Hürriyet Gazetesi’nden Ahmet Can’a röportaj verdi.
Sirer’in röportajından öne çıkan bölümler şöyle:
‘Bitcoin artık Myspace gibi’
“Bitcoin, artık ‘Myspace’ gibi, hem hızı yavaş, hem de son derece istikrarsız bir teknolojik tablo çiziyor. Bu saatten sonra Bitcoin’dan o kadar büyük paralar kazanılabileceğini sanmıyorum. Öte yandan, hatırlarsınız, Facebook, My Space’den sonra çıkmıştı ve rekabet dışını itmişti”
‘Kripto paraların yüzde 98’i çöp’
“…Bunların yüzde 98’i çöp. Takımlar tecrübesiz, projeler yapmacık, kayda değer bir teknolojik buluşa dayalı değiller ve uzun vadede değerleri sıfır. Adi sanı duyulmamış projelere yüz binlerce dolar dağıtan yatırımcılar var, bu paraların hemen hemen hepsi eriyecek. Yine de doğru yatırımın 10 bin kat getirmesi hâlâ mümkün. Tabii zor olan onu bulmak ve diğer riskli yatırımlardan uzak durmak.”
‘Bitcoin’in değeri spekülatörlere dayanıyor’
“…Projeler tamamlanmış değil. Bitcoin gibi eski projelerin değeri dahi spekülatörlere dayanıyor. Bu alanda temel değerleri tesbit etmek çok zor. Böyle bir spekülatif ortamda fiyatların da iniş çıkış göstermesine şaşmamalı”
‘Bitcoin’in ikinci Boğaz Köprüsü’nü karşılaması bile imkansız’
“Saniyede 3 işlem, yaklaşık olarak ilk Boğaz Köprüsü’nün herhangi bir hafta sonundaki normal hızı. Bu hızla, değil tüm dünyanın tüm ticaretini kaldırmak, Bitcoin’un İkinci Boğaz Köprüsü’nü bile karşılaması imkansız. Bizim çalışmalarımız bu sayıları yükseltmek üzerineydi. Bitcoin-NG isimli yeni bir protokol geliştirdik. Bitcoin’dan 10 ila 100 kere daha hızlı, sonra da ‘Teechain’ isimli bir kisiden kisiye ödeme platformu oluşturduk, her türlü kripto paranın üzerine kurulabilen ve altında yatan sistemin kapasitesini milyonlarca kez arttırabilen bir platform”
‘Çalınan kripto paraları geri almak için bir sistem geliştirdik’
“Bildiğiniz gibi hacker’lar kripto para sahiplerini hedef alıyorlar. Uzun süre kripto para tutmak kolay degil, paralar ya kayboluyor ya da çalınıyor. Kasa dediğimiz yeni bir sistemle, sistemdeki değiş tokuşların geri alınmazlığını etkilemeden, sadece çalınan paraları geri almak için bir sistem geliştirdik.”
Daha Fazlasını Okuyun
