 
		
		Finans merkeziyetsiz bir sürece girebilir mi? Merkeziyetsiz finans mümkün mü? DeFi şirketleri ve projeleri gerçekten merkeziyetsiz mi? Merkeziyetsizlik mümkün mü?
Bu sorular akademik makalelerde hala tartışılırken ve farklı yazarlar zıt yönlerde farklı tezler üretirken Amerika Birleşik Devletleri’nde bambaşka bir konu ortaya çıktı.
DeFi özgürlüğü bitiyor mu?
Son yıllarda ABD nezdinde birçok regülasyon ortaya çıktı. Bu mevzuatın bir kısmı eleştirilirken bir kısmı ise faydalı görüldü. Sıradaki düzenleme ise DeFi hakkında.
ABD’de süreç her zaman aynı
Önceki yazılarımızdan da hatırlayacağımız üzere ABD’de mevzuat metinlerinin kanunlaşmadan önce sızdırılması bir gelenek artık. Bu defa sızdırılan metin tamamen DeFi platformlarını ilgilendiriyor.
Demokrat senatörler tarafından hazırlanan taslakta bir DeFi platformunun ön yüzü başka bir ifade ile kullanıcıların arayüz ile etkileşime geçtiği kısmı üzerinden gelir elde eden kişi veya kişilerin broker olarak tanımlanması ve düzenleyici kurumlara kaydolması gerektiği ifade ediliyor. Elbette bu yasak tüm DeFi platformlarını kapsamıyor. Örneğin, gelir elde etmeyen yalnızca işlemleri yürürlüğe koyan platformların bu kapsamda düşünülmeyeceği öngörülüyor.
Eleştiriler ve endişeler yüksek
İlgili düzenlemelerin DeFi sistemlerini ortadan kaldıracak nitelikte olduğu ifade ediliyor. Nasıl ki zamanında farklı kripto yasaklarında geliştiriciler özgürlük sunan ülkelere taşındıysa DeFi platformlarının da bu denli bir yasa karşısında farklı merkezler seçmeleri mümkün. Bu tür hükümlerin inovasyonlar üzerindeki baskıyı arttıracağı da kesin.
Başka neler var?
Taslak sadece açıklananlarla sınırlı değil. Taslağa göre;
- Hazine ya da ilgili kurumlar DeFi protokollerini riskli, yüksek riskli gibi sınıflandırabilir.
- Geliştiricinin yalnızca yazılım geliştirmesi, kod yayınlaması gibi aktiviteler doğrudan kayıt zorunluluğu doğurmayacak.
- Kimlik Doğrulama ve Kara Para Aklama Önlemleri ile ilgili yükümlülükler DeFi protokollerinde genişletilecek. Bu durum da anonim projelerin işlem yapmasını zorlaştıracak.
Tüm bunların sonucu ne olabilir?
Bu tür taslak sızıntılarına ve tartışmalarına daha önce de tanık olduk. Taslak inovasyonu baskılamayacak veya bu geliştiricilerin merkezlerini başka yere taşıtmak zorunda kalmayacak şekilde esnetilebilir. Farklı şekilde, tasarı olduğu gibi de yasalaşabilir. Bu halde de geçmişteki tartışmalar gündeme gelebilir ve bu denli geniş ve etkili bir tasarının Anayasaya aykırılığı iddiası gündeme gelebilir.
İyi de ABD kriptolara kucak açmamış mıydı hani? Bu soruya her türlü cevabı vermek mümkün. ABD, kripto alanında girişimciliğe ve inovasyona destek verirken dev sermayeler kriptoya akıyor, öte yandan geleneksel finans sistemini dayatarak birçok proje ve süreci de zor yola sokuyor. ABD ile geleneksel finansçıların güttüğü bir “Win-Win Dengesi.”
 
		
		 
		
		