Gelir İdaresi Başkan Yardımcısı Şenyurt, kripto parada vergilendirme hakkında konuştu

Bizi Google Haberler'de Takip Edin

Gelir İdaresi Başkan Yardımcısı İdris Şenyurt, Kripto Varlıklarda Düzenleme Arayışı çalıştayında kripto varlıkların vergilendirilmesiyle ilgili görüşlerini paylaştı.

“Üç tür vergilendirilebilir kazanç var”

Şenyurt, kripto varlıklardan elde edilen gelirler açısından üç tür vergilendirilebilir kazanç bulunduğunu, bunların platformların elde ettiği kazançlar, madencilerin elde ettiği kazançlar ve kripto varlığa yatırım yapanların elde ettiği kazançlar şeklinde olduğunu belirtti.

Şenyurt, platformların komisyon gelirlerinin Türk vergi sistemi açısından bir ticari kazanç olduğunu söyledi ve “Yapılan işlemlerin KDV’ye tabi olduğu konusunda bir tereddüt yoktur. Bu konu şu anda problemsiz olarak yürümektedir.” dedi.

Madencilerin elde ettiği gelirlerin ise bunu düzenli ve organizasyon çerçevesinde yapanlar açısından bir ticari kazanç olduğunu vurgulayan Şenyurt, “Bu varlıklar da ticari emtia olarak değerlendirilip bu çerçevede vergilendiriliyor.” şeklinde konuştu.

“Kripto varlıklara yatırım yapanların kazançları için kanuni düzenleme gerekiyor”

Şenyurt, asıl problemli kısmın kripto varlığa yatırım yapanların elde ettiği kazançlar olduğunu dile getirdi ve bu konuda şunları söyledi:

“Onlar iki türlü gelir elde edebiliyor, birincisi kripto varlıklardan elde ettikleri dönemsel getiriler, ikincisi elden çıkarmadan elde edilen kazançlar. Gelir vergisi kanunumuzda yedi tane kazanç türü sayılmış. Bu yedi kazancın içine girmeyen gelir veya kazançlar bizim gelir vergisi açısından vergiye tabi değildir. Kripto varlıkların durumu da şu anda baktığımız zaman bu yedi kazançtan herhangi birinin içine girmiyor. Dolayısıyla bir kripto paraya yatırım yapan bir kişi, buradan dönemsel gelir elde ediyorsa veya elden çıkarmadan dolayı bir kazanç elde ediyorsa şu anda bizim gelir vergisi kanunumuzda bunun karşılığı tam olarak yer almamaktadır. Peki bundan sonraki kısımda neler yapılabilir, biraz ona değinmeye çalışayım. Bizim anayasamızın 73. maddesine göre vergiler kanunla konulur, kaldırılır veya değiştirilir. Biz kripto varlıklara yatırım yapanların gelirlerini vergilendirmek istiyorsak burada bir kanuni düzenleme gerekiyor ve bu da meclisin takdirinde olduğu için şöyle yapacağız, böyle yapacağız dememiz bu aşamada doğru olmaz ama ben kendi kişisel görüşlerimi aktarmaya çalışacağım.”

“Öncelikli olarak tanımı yapılmalı”

Şenyurt, öncelikli olarak kripto varlıkların bir tanımının yapılması gerektiğini dile getirdi. Kripto varlığın ticari mal, para, gayri menkul veya menkul kıymet olup olmadığını belirleyip ona göre gelir vergisi kanunundaki yerinin tespit edilmesi gerektiğinin altını çizen yetkili, “Birçok ülke bunları farklı şekilde tanımlamış. Çoğu ise gayri maddi hak veya finansal araç ya da varlık olarak değerlendirmiş. Bu çerçevede biz de baktığımız zaman Türkiye olarak bizim vergi sistemimiz açısından bu bir gayri maddi hak olarak değerlendirilebilir. Bu şekilde değerlendirildiğinde bizim gelir vergisi kanunumuzda getirip 70. maddenin içine yerleştirmemiz gerekse, orada da en uygun kısım 5. bent olur. Peki buraya eklediğimiz zaman nasıl bir vergilendirme olacak? Kripto varlıkların elde bulundurulduğu sürece elde edilen dönemsel getiriler gelir vergisi kanunu açısından gayri menkul sermaye iradı sayılacak ve bu çerçevede vergilendirilmesi yapılacak. Tabi ikinci kısım açık kalıyor bu defa. Getirip 70. Maddeye bunu yazdığımız zaman, ikinci bir tanımlamaya gerek kalmayacak, çünkü bizim mükerrer madde 82’de aslında 70. maddedeki hakların elden çıkarılmasında değer artış kazancı olacağı net bir şekilde yazıyor. Dolayısıyla biz gayri maddi hak olarak tanımlayıp bunu gelir vergisi kanununa yerleştirdiğimiz zaman elde tutmadan elde edilecek kazanç, gayrimenkul sermaye iradı, bunu elden çıkarmada doğacak kazançlar ise diğer kazanç ve iratlar içinde kendisine yer bulacak.” dedi.

Vergilendirme rejimi nasıl olacak?

Şenyurt, vergilendirme oranlarının nasıl olabileceğiyle ilgili fikirlerini de paylaştı ve bu konuda şunları aktardı:

“İlk değerlendirmelerimizi elde edilen gelir açısından yapıyoruz. Bunu tespit ettikten sonra ikinci bir aşamaya geçmemiz gerekiyor. Vergilendirme rejimi nasıl olacak? Baktığınız zaman yine bizim vergi sistemimizde kazanç ve iratların vergilendirilmesinde üç farklı yöntem karşımıza çıkıyor. Bunlardan birincisinde stopaj, yani kaynakta kesinti suretiyle vergilendirme, ikinci yöntem beyan usulü, üçüncü yöntem ise stopaj ve beyan karma usulü. Bizim kripto varlıkların vergilendirilmesinde de aslında stopaj ve beyan usulü kullanılabilir. Türkiye’de bir platform aracılığıyla elde edilen kazançlar stopaj yöntemiyle vergilendirilebilir. Bunun dışında yurt dışından elde edilen kazançlar veya stopaj yapabilecek bir kişinin aracı olmadığı kazançlar beyana tabi tutulabilir. Burada önemli olan konu şu. Bu kripto varlıkların takibi çok kolay değil. Siz, getirip Türkiye’de stopaj yoluyla vergilendirip yurt dışında beyana tabi tuttuğunuz zaman Türkiye’de bu işin yapılmasının cazibesini artıracak bir vergi rejimi getirmeniz gerekir. Türkiye’deki oranları, menkul kıymet sermaye iratlarında olduğu gibi yüzde 5, 10 gibi düşük bir oranla vergilendirilebilir, yurt dışında bu işlem yapılıyorsa bunlar da beyana tabi tutulabilir ve beyana tabi tuttuğumuzda da bizim gelir vergisi tarifemiz yüzde 40’a kadar artan oranlı bir tarife. Dolayısıyla bu durumda daha yüksek bir vergi yükü olacaktır.”

Zarar durumuna da değinen Şenyurt, aynı türdeki varlıklardan elde edilen zararların mahsubuna da izin verilmesi gerektiğini, bir kişinin dönem içerisinde bir kripto paradan gelir elde ederken diğerinden zarar edebileceğini söyledi.

Son olarak Şenyurt, bir soru üzerine kanunların geriye yürümezliği ilkesi gereğince, yasal düzenlemenin yürürlüğe girmesinden önceki kazançlarla ilgili vergilendirmenin söz konusu olmayacağını belirtti.

Yayınlandı:
En güncel gelişmelerden ilk siz haberdar olmak istiyorsanız Uzmancoin Telegram kanalına katılın!
Daha Fazlasını Okuyun

Sohbete Katıl