- Benzersiz token’lar (NFT), spor koleksiyon kartlarından (NBA) sanal gayrimenkule ve hatta dijital spor ayakkabılara kadar oldukça geniş bir kullanım alanında benzersiz somut ve soyut ögeleri bir arada temsil eden varlıklardır.
- Doğrulanabilir öge özelliği, yani orijinal ürünün kopyalarından ayırt edilebilme imkanı, NFT’nin tercih edilmesinde ve popülerleşmesinde en önemli etkenlerden sadece biridir.
- NFT’ler normal kripto para birimlerinin aksine birbirleriyle doğrudan değiş-tokuş yapılabilir bir varlık türü değildir.
“Sanat evden çıkmadan evden kaçmanın tek yoludur.” – Twlyla Tharp
[toc]
NFT’nin özellikleri
-
Bölünemezlik
Benzersiz token’lar, Bitcoin veya diğer kripto paralarda olduğu gibi 0.50 BTC veya 0.333 ETH şeklinde işlem göremezler ve karşılıklı transfer işlemlerinde bir NFT ürünü bölünebilir olmadığı için 1:1 oranında satılabilir veya alınabilir.
-
Benzersiz yapı
Bir spor müsabakasına gideceğinizi farz edin ya da çok sevdiğiniz bir rock grubu var, konserine bilet almak istiyorsunuz. Her iki durum için de alınan biletlerin özellikleri gereğince size özel olduğu gibi, NFT’ler de benzersizdir, yani birbirlerinin yerine takas edilemezler.
-
Değişkenlik (değer, popülerlik ve zamansal olarak)
Bir müzik grubu düşünün. Belirli dönemlerde çok ses getirdiklerine ancak popülerliğini zaman içerisinde yitirebildiklerine de şahit olabiliyoruz. NFT’ler için de aynısı geçerlidir. Örneğin bir öğenin değeri, 2021 yılında 0.1 ETH iken 2024 yılında bu değer 670 ETH’ye karşılık gelebilir.
-
Değiştirilemezlik
Aynı türde iki ERC-721 token’ı karşılıklı olarak değiştirilemez. Bu işlem teoride mümkündür ancak uygulamada yapıldığında birbirlerinin yerine tamamen geçemezler. Çünkü meta verileri birbirleriyle aynı olmayacaktır.
-
Birlikte çalışabilirlik
Non-fungible token standartları, NFT’lerin birden fazla ekosistemde kolayca taşınmasına ve yer almasına izin verir. Bu sebeple, NFT’ler birlikte çalışabilir özelliğe sahip olduğunu kanıtlamaktadır.
-
Ticaret yapılabilirlik
Birlikte çalışabilirliğin getirdiği en zorlayıcı özellik, açık pazarlarda serbest ticarettir. Kullanıcılar ilk kez öğelerini orijinal ortamlarının dışına, (Enjin’de üretilen bir NFT’nin OpenSea üzerinden satışa çıkarılması gibi) eBay tarzı açık arttırmalar, teklif verme, açık arttırma gibi gelişmiş ticaret özelliklerinden yararlanabilecekleri bir pazara taşıyabilir ve stabilcoin’ler ya da uygulamaya özel para birimleri üzerinden satış işlemlerini gerçekleştirebilirler.
Özelikle bu, oyun geliştiriciler için varlıklarını ticareti kapalı bir ekonomiden serbest piyasa ekonomisine geçirmelerini temsil eder. Bu açıdan baktığımızda oyun sektörü için büyük bir devrim zaten çoktan başladı ve durmaya da hiç niyeti yok diyebiliriz.
-
Likidite
Fungible olmayan token’ların basılmasından sonra anında ticaretinin yapılabilmesi daha yüksek likiditeye yol açacaktır.
NFT pazarları, adeta DeFi likidite havuzlarında olduğu gibi açık arttırmaya dayalı şekilde likidite havuzları oluşturacak ve buradaki değer karşılığında kişiler NFT token hibe ederek fungible token alabilecekler, hatta bunun tam tersi de mümkün hale gelecektir. NFT pazarları, sıkı ticaret yapan tüccarlardan daha acemi oyunculara kadar çeşitli kitlelere hitap edebilir ve varlıkların daha geniş bir alıcı havuzuna daha fazla maruz kalmasına olanak tanır.
2017’deki ICO patlamasının anında likit token’lar tarafından yönlendirilen yeni bir varlık sınıfının doğmasına benzer şekilde, NFT’ler benzersiz dijital varlıklar için pazarı genişletmeye devam ediyor.
-
Değişmezlik ve kanıtlanabilir kıtlık (sonradan değişime karşı dayanıklı ve oluşturulma esnasında arzının kesin şekilde belirlenebilir olması)
Akıllı sözleşmeler, geliştiricilerin benzersiz token’ın piyasaya sürülmesinde sabit sınırlar koyması ve NFT’ler yayınlandıktan sonra değiştirilemeyen kalıcı özellikler uygulanmasını sağlar.
Bununla birlikte; örneğin, bir geliştirici programlı olarak yalnızca belirli sayıda belirli bir nadir öğenin oluşturulmasını zorunlu kılarken, daha yaygın öğelerin tedarikini sonsuz tutabilir.
Geliştiricilerin zamanla ürünlerin özelliklerini ve önceden belirlenmiş arz sayısını, blok zincirinin “immutable” özelliği sayesinde değiştiremiyor olması, orijinal sanat eserleri gibi öğeler için özellikle uygundur.
-
Programlanabilirlik
Geleneksel dijital varlıklar gibi NFT’ler de tamamen programlanabilir yapıdadır. Örneğin, NFT’lerin atası olan CryptoKitties’de dijital kedileri fırında pişmiş kurabiyelerle besleme gibi tasarım mekanizmaları sayesinde yetiştirip olgunlaştırabiliyordunuz.
Günümüzün NFT’lerinin çoğu dövme, işleme, paraya çevirme, rastgele oluşturma gibi daha karmaşık mekaniklere sahiptir. Benim fikrime göre, NFT’lerin Tasarım alanı olasılıklar dahilinde sonsuzdur.
Token standartları
Geliştiriciler, zamanla public (herkese açık) blok zincirlerde fungible olmayan token’ları temsil ederek tüm fungible token’larla ilgili ortak, yeniden kullanılabilir, devralınabilir standartlar oluşturmuşlardır. Bunlar; sahiplik, transfer ve basit erişim kontrolleri gibi temel ilkelerdir.
Bu ilkeler veya protokoller HTTP protokolünün iki farklı bilgisayar arasında JPEG veya PNG formatlarında görsellerin görüntülenmek istendiğinde 2 cihaz arasında “request”, yani istek talebi göndermelerine benzer. Kısaca HTML/CSS teknolojilerinin içeriklerin web sitesinde görüntülenmesini ve gün içinde çeşitli işlemlerimizi gerçekleştirmemiz gibi düşünebilirsiniz.
Blok zincirleri, geliştiricilere üzerinde uygulama geliştirebilecekleri yepyeni bir dizi durum bilgisi sağlayan ilkel öğeleri ve onların meta verilerini saklanmasını sağlayan bir katman ekler. İşte bu alan blok zinciri standartları (stateful data saklanması ve mantıksal işlemleri destekler) olarak adlandırılmakta.
Gelin bu standartlardan genel olarak bilinen 3 tanesini kısaca açıklayalım.
Önce bir cümle ve örneklerle token nedir, açıklayalım.
Ethereum için token, herhangi bir varlığın sanal olarak Ethereum veya başka blok zincirlerinde saklanması veya temsil edilmesine denir.
Örnekler:
- Çevrim içi platformlardaki itibar puanları
- Bir oyundaki oyuncunun yetenekleri
- USD gibi bir itibari/fiat para birimi
Ve daha fazlası…
Kabul edeceğiniz üzere bu örneklerin her birinde farklı senaryo kuralları vardır. Bu farklılıklara göre de dizayn edilmiş, daha önceden belirlenmiş kod kurallarına sahip token standartları mevcuttur.
Gelin şimdi birlikte onları tanıyalım.
Fungible token’lar
ERC-20 (standart token)
Genel tanım: Değiştirilebilir token’lar için bir standart sunmaktadır, başka bir deyişle her bir token başka bir token ile tamamen aynı ( tür ve değer bakımından) olmasını sağlayan bir özelliğe sahiptirler.
Teknik Tanım: Fabian Vogelsteller tarafından 2015’te önerilen ERC-20 ( Ethereum Request for Comments 20), akıllı sözleşmelerdeki tokenlar için bir API uygulayan token standardıdır.
Örneğin: 1 ETH‘nin her zaman 1 ETH’ye eşit olması ve birbirlerinin takasının yapılması değer ve tür bakımından bir değişikliğe yol açmayacak olması; ETH’nin ERC-20 token’ı olduğunu kanıtlamaktadır.
Non-fungible token’lar
ERC-721 (Non-fungible token standardı)
Genel tanım: NFT için bir standart sunan token türüdür. Başka bir deyişle bu tür token’lar benzersizdir ve aynı akıllı sözleşmedeki başka bir token’dan farklı bir değere sahip olabilir. ERC-721 token’ları; yaşı, nadirliği ve hatta görseli gibi özelliklerine göre farklılık kazanabilirler.
Teknik tanım: Ocak 2018’de William Entriken, Dieter Shirley, Jacob Evans, Nastassia Sachs tarafından önerilen ERC-721 (Ethereum Request for Comments 721), akıllı sözleşmelerdeki token’lar için bir API uygulayan bir non-fungible token standardıdır.
ERC-721 özelliği, Ether doğmadan önce ilk kez icat edildiğinde Bitcoin dünyasına Bitcoin’den başka gayrimenkul ve varlıkların sertifikalanmaları gibi konularda eklenmek istenmiş ancak başarı ve kararlı hale gelemediği için Ethereum ile asıl olarak hayat bulmuştur.
Örneğin, Şampiyonlar Ligi final maçına alınan 2 biletten birinin normal koltuk olması, diğerinin ise VIP/Loca bileti olması.
ERC-1155 (multiple token standardı)
Bu protokol oyun dünyası için oluşturulmuştur diyebiliriz. Her iki token özelliğini taşıyan diğer token’lara nispeten yeni bir token standardıdır.
17 Haziran 2018’te Witek Radomski, Andrew Cooke, Philippe Castonguay, James Therien, Eric Binet, Ronan Sandford tarafından oluşturulan ERC-1155 multi token standardı olarak da bilinmektedir. Semi-fungible token’lar diye de adlandırıldıklarını görmekteyiz.
Kısaca ERC-1155, tek bir akıllı sözleşmede sonsuz sayıda hem değiştirilebilir hem de değiştirilemez tokenların işlem görmesini sağlar.
Fungible, semi-fungible ve non-fungible token’ların yönetilmesine izin veren bu standart, ileride transferlerde yaşanabilecek darboğazları önlemek için tasarlanmıştır.
Böylece farklı türdeki token türlerinin çok fazla işlem yerine sadece tek bir işlemde toplanması sağlanarak farklı türdeki ögelerin daha hızlı, daha ucuz ve daha hafif (blok içerisinde kapladığı veri boyutu alanı kapsamında) işlemlerle transfer edilmesine imkan verir.
Örneğin blok zinciri ve NFT ile çalışan bir oyun platformunda oyun içi alışverişlerde ERC-20 ve ERC-721 ile ayrı ayrı öğeler almak yerine bunları ERC-1155 tek bir işlemde tek bir standart üzerinden satın almanız işte bu ERC-1155’ye örnektir.
Not: Bu “token” türlerini ve standartlarını ilerleyen bölümlerde detaylı bir şekilde inceleyeceğimiz için burada genel olarak değindik.
NFT meta veri kavramı
Nesnelerin veya varlıkların sözleşmenin dışında harici bir yerden özelliklerini kazanmaları için meta verileri kullanırlar.
Bunlar dijital olarak saklanan varlıkların kendilerine has özelliklerin platformlarda görsel olarak bizlere sunulmasını ve bu öğeler üzerinden edinim kazanmamızı ve ERC-721 NFT’nin belirleyici özelliklerini kazanmasını sağlayan JSON formatındaki kodsal verilerdir.
JSON, Ethereum sözleşmesinin içinde saklanmaz. Çünkü maliyet olarak çok pahalıdır. Bunun yerine kullanıcının token ile ilgili meta verilerinin JSON açıklamasını nerede bulabileceğini gösteren URI (Evrensel Kaynak Tanımlayıcı) String türünde saklanır.
API aracılığıyla bu bilgiler çekilir ve NFT platformlarında ürünlerin özellikleri hakkında bilgi sahibi olmamız sağlanır.
Sözleşmenizi uygulamaya aldığınızda, her bir öğenin örneğin OpenSea’da (ve aynı zamanda fungible token olmayan token’ları destekleyen diğer web sitelerinde) düzgün bir şekilde görünmesi için bir yönteme ihtiyacımız olmaktadır.
Zincir dışı meta veriler burada devreye giriyor.
Meta verilerle yapabileceğiniz pek çok işlem mümkün: sıralama, fiyat arttırma, animasyonlar, tarih bilgileri ve çok daha fazlası…
Varlıkların meta verilerini içermesi “OpenSea” gibi uygulamaların dijital varlıklar için zengin verileri çekmesine ve bunları uygulama içinde kolayca görüntülenmesine olanak tanır.
Meta veri standartları, teknik ve uzun bir konu olduğu için ilerleyen bölümlerde detaylıca bu konuyu inceleyeceğiz.